ŞAP HASTALIĞI HAKKINDA BİLGİLENDİRME
20 Aralık 2024

ŞAP HASTALIĞI HAKKINDA BİLGİLENDİRME

Şap hastalığı, sığır, koyun, keçi  ve domuzları etkileyen, çok bulaşıcı, akut viral bir enfeksiyondur. Hastalığın öldürme oranı %2-5 düzeyinde olmakla birlikte genç hayvanlarda ani gelişen kalp hastalığına bağlı olarak bu oran %50-60’a ulaşabilmektedir. Hastalıkta sakat bırakma oranı da yüksek olup, duyarlı sığır popülasyonlarında %100’e yakındır. Etkilenen hayvanlarda iyileşme dönemi uzun sürmekte ve bu hayvanlar hastalığın daha önce görülmeyen bölgelere taşınmasında önemli rol oynamaktadır.

                Şap hastalığı direkt ve dolaylı  olarak yayılmaktadır. Şap hastalığından etkilenen hayvanlar, solunum, deri, ağız içi salyaları ile virus saçarlar. Hastalık döneminde  veya hasta olmadan hemen önceki virusun çoğalma döneminde hayvanların süt ve  dokularında bulundururlar. Klinik belirti gösteren hayvanlar klinik belirtiler ortaya çıkmadan 4-7 gün önce virus saçmaya başlar ve genellikle enfeksiyonu izleyen iki hafta içerisinde organ ve dokulardan virus temizlenir. Şap hastalığının yaklaşık %95’ inde bulaşma direk temasla olur. Ancak hastalığın önemli yayılma yolları hayvan hareketleri ve hayvan ürünleridir. Hastalık ayrıca, enfeksiyon kapmış  hayvanların dışkılarıyla , araçlarla, insanlarla ve daha birçok cansız vektörle ve suni tohumlama ile  virus yayılabilir.

             Sığırlarda hastalık yüksek ateş ve iştahsızlık ile başlar, ayrıca depresyon ve süt veriminde azalma görülür. Ateş iki gün içinde normale döner. İkinci ve üçüncü günlerde virüs, ağız boşluğu özellikle dil, meme derisi ve tırnak arası dokulara  yerleşerek burada 0,5-10 cm çapındaki veziküllerin(içi su dolu baloncukların) oluşumuna neden olur. Koyunlarda belirtiler sığırlardakine benzemektedir, fakat daha hafif seyreder ve bazen varlığı bile anlaşılamaz. Lezyonlar özellikle diş dipleri ile dilin arka bölgesinde olup, genellikle vezikül oluşmadan  ülserleşir. Ağızdaki lezyonlar küçük ve çabuk kaybolan niteliktedir. Çoğu zaman ayaklar daha duyarlıdır, topallık klinik belirtilerin başında gelir.

             Şap hastalığı öncelikle bir hayvan hastalığı olup tipik olarak insanları etkilemez. Hastalığa neden olan virüsün insanlarda hastalık yapma potansiyeli oldukça düşüktür. Bununla birlikte nadir durumlarda, özellikle veteriner hekimler, hayvan bakıcıları/hayvancılıkla uğraşan kişiler ve laboratuvar çalışanları, hasta olabilir. Hastalık hayvandan insana doğrudan temas yoluyla bulaşır. İnsandan insana bulaş son derece nadir olup yine doğrudan temas yoluyla bulaş beklenir. Eğer bir kişi Şap hastalığına yakalanırsa, şikayetleri hafif ve geçici, hastalık kendiliğinden de geçebilir. Ateş, ellerde, ayaklarda, ağızda kabarcık benzeri yaralar ve grip benzeri şikayetler   görülebilir. Bu şikayetler varsa ve hayvan besleniyorsa enfeksiyon hastalıkları birimine başvurulması gerekmektedir.

             Şap hastalığının mücadelesinde temel olarak izlenecek tedbirler iki başlıkta toplanabilir. Hastalık çıkmadan önce alınacak tedbirlerin arasında ;şap aşısının düzenli olarak uygulanması ,yeni alınan hayvanlara şap aşısının yapılıp yapılmadığının kontrol edilmesi, yeni alınan hayvanlara diğer hayvanlardan ayrı bir yerde karantina uygulanması(20 gün), ahır girişlerinde gerekli olan paspas ve giriş havuzlarında devamlı olarak gerekli temizleyici maddelerin bulunması, ahırlara hayvan bakıcılarından başkalarının sokulmaması, hayvan bakıcılarının özel elbise ve ayakkabı ile ahıra girmelerinin sağlanması, sağımdan önce ellerin ve sağımda kullanılacak malzemelerin temizliğine dikkat edilmesi  ve şüpheli vakalarda veteriner hekimden bilgi alınması  yer almaktadır.

            Hastalık çıktıktan sonra alınacak tedbirler içerisinde; şüpheli hayvanların ayrı bir yere alınması, ahırlara girişin yasaklanması, il/ilçe müdürlüklerine haber verilmesi, ahıra veya çiftliğe izinsiz kimsenin sokulmaması, araçların giriş-çıkışlarının engellenmesi, temizlik kurallarına dikkat edilmesi, yem, saman, altlık gibi  malzemelerin giriş çıkışına izin verilmemesi, satıcıların çiftliğe sokulmaması, hastalık seyrinin bitmesine kadar hayvan alım satımının yapılmaması, ahırlar birden fazla ise, her biri için ayrı bakıcıların bulundurulması , şayet mümkün değilse bakıcılarının çizme ve elbiselerinin her ahırda değiştirilmesi, çevre  ahır ve çiftliklerin ziyaret edilmemesi, hasta ve hastalıktan şüpheli hayvanlarla temas edenlerin, bu hayvanlara ait eşya, malzeme ve naklinde kullanılan vasıtaların dezenfeksiyonunun sağlanması ve gerekirse enfekte hayvanların itlaf edilmesi/kesimi imhası  bulunmaktadır.

         Şap hastalığının kontrolü; etkili ve iyi desteklenmiş bir devlet veteriner servisine bağımlıdır. Ancak, Şap hastalığı kontrolünün sağlayacağı ekonomik faydanın bilincinde ve iyi eğitilmiş bir toplum olması gerekmektedir.